Barış ve özellikle savaş zamanlarına yönelik güvenlik planlaması (terör, hırsızlık, yağma vb. riskler için) objelerin emniyeti açısından önemlidir. Bu nedenle müzeler ile nadir eserler / el yazması eserlerin bulunduğu kütüphane ve arşivlerde gerek yapının iç güvenliği ve gerekse dış güvenliği, önlemler alınmasını gerektirir. Tüm alanlarda sürdürülecek önleme çalışmalarıyla sürekli bir teyakkuz hali sağlanarak acil durumlarda etkin müdahalenin zemini hazırlanır. Dış ortamlarda kapalı devre TV sistemi ve güvenlik görevlileri ile sağlanacak tedbirler, iç ortamlara da uygulanmalıdır. Ziyaretçi güzergahları belirlenmeli, ziyaretçi bu koruma bantlarını geçip izin verilmeyen mekanlara girmemelidir. Müze mekanlarında görevliler tahsis edilmelidir. İç mekanlarda sensörlü alarm sisteminin olmaması risk faktörüdür. Dünyada sık sık ünlü eserlere yönelik saldırılar yapılmaktadır.
Yapı içine kurulacak kapalı devre kamera sistemi, olası bir hırsızlık eylemini önleyeceği gibi olası bir sabotaj riskini de (terörizm, yağma vb.) azaltacaktır. İç kamera sisteminin kurulması esnasında yapı eğer tarihi özellikte ise meydana gelebilecek tahribatın en aza indirilmesi ve yapının estetik değerinin kaybolmaması için de konunun uzmanlarıyla birlikte çalışılmalıdır.
Güvenlik tedbirlerine yönelik yapılması gerekenler:
Güvenlik amacıyla iç kamera sisteminin (CCTV) kurulması
İnfrared hareket dedektörleri gibi objeye temastan önce müdahaleyi sağlayacak alarm sistemleri tesis edilmelidir.
Ziyaretçiler girerken olduğu gibi müze binasından çıkarken de bir güvenlik koridorundan geçmelidir.
Müze yapısı ve koleksiyonlar sigortalanmalıdır.
Anahtarlar periyodik aralıklarla değiştirilmelidir.
Acil durumlarda tüm personeli uyaracak alarm sistemi kurulmalıdır.
Savaş ve afet dönemleri için stratejilerin geliştirilmesi, özel durumlarda koleksiyonların başka bir ile veya lokasyona gönderilmesi seçeneği dahil acil eylem planları hazırlanmalıdır.
Objelere izleme çipleri takılmalıdır.
Güvenlik zaafiyetine karşın acil durumlara yönelik tedbirler artırılmalıdır.
Koleksiyonlara yapılan saldırılar ve güvenlik tehditleri, güvenlik tedbirlerinin de artırılmasına yol açmıştır. Özellikle gelişen teknolojiyle birlikte üretilen modern malzeme de koruma çalışmalarına katkı sağlamaktadır. Ancak burada diğer önemli husus kısıtlı bütçeye sahip müze ve kütüphane yapıları için uygun bütçeli (cost friendly, cost effective) sistemlerin geliştirilmesidir. Bu tür sistemler geliştirilirse kullanımı da daha yaygın olacaktır. Fiziksel bariyerlerin kullanılması, ip ya da şerit çekilmesi, insan hareketini algılayan sensörlerin kullanması hep “Pasif Koruma Önlemleri” olup, ziyaretçilerin objeyle direkt temas etmemesini amaçlamaktadır. İnsan hareketini algılayan ve eserin bulunduğu duvarın her iki tarafına yerleştirilen bu sensör sitemine ait fotoğraf Kolombiya’nın Başkenti Bogota’daki Botero Müzesinde (Museo Botero) çekilmiştir (A.Kuzucuoğlu Arşivi, 2012).